KAZIM ÜNLÜOL’UN KALEMİNDEN: HOCA YUSUF (1)

featured

Değerli okurlarım,

Bu hafta Gerede’de akraba büyüğüm rahmetli Yusuf Şengönül Hocayı, 2008 yılında yaptığım ve Gerkav dergisinde yayımlanan söyleşide, kendi dilinden yazmaya başlamadan önce, memleketimizde onun gibi çok iyi bilinen, ama ölümlerinden önce bir türlü söyleşi fırsatı bulamadığım rahmetli Hafız Cevdet Bilge Hoca’yı, Hacı Ömer Cevahircioğlu’nu (Ömer Hocamla sözleşmiştik, rahatsızlığı imkan vermemişti.), öğretmen arkadaşım Yusuf Özcan’ı rahmet ve minnetle anarken, yine yazmayı planlayıp yapamadığım, alanlarında tanınan öğretmen Selahattin Atalay’a, Aşık Mustafa Gürbüz’e, Ibrıcaklı öğretmen şair-yazar Yunus Güldemir’e de Allah’tan rahmet diliyorum. Ocak 2022

Geçmiş Zaman Olur Ki

İçimizden Biri

Hoca Yusuf -1-

Onu hemen her Geredeli mutlu ve acı günlerinde hep baş tacı ederek, dini vecibelerinin yerine getirilmesinde duasını isterler. O da yıllardır yorulmadan Geredelilerin hizmetine koşar. Bültenimizin bu sayısında, Gerede’de birkaç emektar din alimden birisi olarak kalan, Aşağı Tekke Camii emekli imamı Hoca Yusuf  Şengönül’ü kendi ağzından anlatarak, yeni nesillere geçmişteki Gerede’yi tanıtma fırsatı ile içimizden yetişmiş bir dini kişiliğin mücadele dolu hayatını aktarma fırsatı buluyoruz.

“Gerede Kazası Seviller mahallesinde Hacı Ömer oğlu Hafız Seyit Mehmet mahdumu Hüseyin Şengönül oğlu olarak  19 nolu evde 1920 de dünyaya gelmişim. Nüfusa kaydım 1921 olarak yapılmış. Adım Yusuf Şengönül.

Altı yaşında şimdiki Pohçaların evinin bulunduğu yerde (Esatlar Ekmek Fırını karşısı) bulunan Ana okuluna girmişim. Bu okul önce Cebil Hocanın Sıbyan Mektebi imiş. Cebil hoca 40 sene Aşağı Tekke’de imamlık yapmış. Dedem hafız Seyit Mehmet de Cebil hocanın 98. hafızı imiş.  1926 da anaokulunu bitirerek 1927 de Misaki Milli İlk mektebine başladım.1932 de pekiyi derece ile mezun oldum. Şimdiki sebze halinin olduğu yerde Aşçı Ahmet’in evinin yerinde Kız İptidai Okulu vardı. 1927-1928 de karma eğitim başladığı için burası kapandı. Talebeler Misaki Milliye devam ettiler. Daha sonra Ziya Gökalp İlkokulu yapıldı.”

1928-1940 yılları arasında Çan saatinin alt tarafında müdür Hamdi Bey ve müvezzi Hasanın yürüttüğü bir Postane vardı. Cezaevi de Gerede Zindanı adıyla Hükümet Binasında şimdi Kervan Otelin olduğu yerde idi. 1944 zelzelesinde bu hükümet binası yıkıldı ve yerine yeni Hükümet binası Cumhuriyet Meydanın üst tarafında bulunan halen park olarak kullanılan yere yapıldı. Belediye de bu meydanın yanında idi.”

1929-1932 yıllarında Kel Mehmet’in 15 kişilik bir otobüsü vardı. Şoförü Adapazar’lı Niyazi idi. Sabah yola çıkıldığında akşamüzeri Arifiye’ye varılırdı. Yol ham yoldu, halk tarafından “şose yol parası”yla yapılmıştı. Bir ara Kaymakam Hasip beyin emri ile Geredelilerden bu yol parası alınmamıştı. Kaymakam Geredelileri yol için çalışmaya çağırmış ve onlarda “şose yol parası” vermeden ellerinde kürekleri ile ve ayakları ile çiğneyerek yolun Gerede kısmını yapmışlardı. Hatta bu çalışmaları için kendilerine “eda pusulası” adıyla bir miktar para ödenmişti. Halk çok fakirdi. O yıllarda  “Mal sayım parası” alınırdı. Kalender köylü bir koyun saklar ama tahsildarlar gidip onu bulur ve ceza yazardı. Bu çok büyük bir cezaydı. Ödeyemezlerdi bu nedenle çoğu kez hacizle çanak çömlekleri satılırdı.”

Devam edecek…

Mekan ve şahıslar 2008 yılına göredir.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
KAZIM ÜNLÜOL’UN KALEMİNDEN: HOCA YUSUF (1)

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 5 Ocak 2022, 11:28

    Allah gani, gani rahmet eylesin,nur içinde yatsın İnşallah.

    Cevapla