MİTİNGE GEREDE’DE BİNLER KATILDI

featured

15 Temmuz’da üst akıl tarafından yönlendirilen terörist lideri Fethullah Gülen’in talimatıyla vatanın bölünmez bütünlüğüne kastedilmiş ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vatandaşları sokaklara çağırmasıyla halk iradesine ve demokrasiye sahip çıkmıştı. 15 Temmuz’dan bugüne kadar süren 23 günlük demokrasi nöbetinin finali hafta sonu Demokrasi ve Şehitler Mitingi ile İstanbul Yenikapı’da olduğu gibi ilimizde ve ilçemiz Gerede’de binlerce vatandaşın katılımıyla gerçekleştirildi.

Gerede Cumhuriyet Meydanı’nda gerçekleştirilen Demokrasi ve Şehitler Mitingi’ne Bolu Valisi Aydın Baruş, Gerede Kaymakamı Arslan Yurt, Ak Parti İl Başkanı Nurettin Doğanay, Ak Parti Milletvekilleri Fehmi Küpçü ve Ali Ercoşkun, siyasi parti başkanları, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, sivil toplum kuruluşları ve binlerce vatandaş katıldı.

Ak Parti Bolu Milletvekili Fehmi Küpçü, “Bundan 23 gün önce La Tahzen ile başladı cümle. Vallahi korkmamıştık, üzülememiştik. Devamında La Galibe İllallah demiştik. Allah’tan başka galip yoktu. Millet mukadderatı için, değeri için, İstikbali için dikti, omurgalıydı. Bu coğrafyanın ülkücüleri, bu coğrafyanın Alperenleri, bu coğrafyanın sosyal demokratları, bu coğrafyanın Ak Parti’lileri hasılı kelam yazı kışı bir olan o kadim medeniyetin değerlerinden ve hikayesinden beslenen memleket insanlarını, annelerimizi, Anadolu’nun yağız delikanlılarını, Köroğlu’nun torunlarını, baki muhabbetlerimle selamlıyorum.  Bu millet hainlere dur dedi, istikbalimize, değerlerimize, mukadderatımıza millet iradesi dışında hiçbir güç ve kuvveti kabul etmediğini gösterdi. Böyle bir medeniyetin evladı olmaktan dolayı gurur duyuyorum” diye konuştu.

Bolu Valisi Aydın Baruş ise şunları söyledi; 15 Temmuz’dan bu yana meydanlarda, sokaklarda devam ettirdiğiniz, demokrasi nöbetini, milli irade nöbetini, ülkemizin dört bir tarafında olduğu gibi Bolu’da da büyük bir şölenle nihayete erdirmek üzere bir araya geldik. Tam 23 gün, gece gündüz demeden birlik ruhu içerisinde bu nöbeti devam ettiren kardeşlerimize çok teşekkür ediyorum. Bundan sonra, meydanlarda olmasak da, evlerimizde, işyerlerimizde ve en önemlisi zihinlerimizde ve yüreklerimizde bu nöbete devam edeceğiz.  15 Temmuz’da, 40 yıldır ilmik ilmik bir örümcek ağı gibi dokunan büyük bir ihanet oyununun son perdesini yaşadık. Halkımızın iyi niyetini, hayırseverliğini kötüye kullanan, “Himmet” adı altında topladıkları paralarla büyük bir mali güç devşiren, çaldıkları sınav sorularını kendilerine kayıtsız şartsız esir etmek istedikleri gençlere vererek haksız bir şekilde onları önemli mevkilere yerleştiren, yıllar boyunca, yüz binlerce insanı “terör örgütü” adı altında usulsüzce dinleyen, insanların özel hayatlarını kayıt altına alarak özel arşivler oluşturan, daha sonra bu dinleme ve kayıtları tehdit ve şantaj aracı olarak kullanıp kendi istediklerini yaptırmaya boyun eğdiren, kendisine boyun eğmeyenlerin hayatını haysiyet cellatlığıyla karartan, binlerce kişi hakkında asılsız belgeler üretip kendi elemanlarıyla el koymuş gibi bulup insanları yargılayan ve yıllarca hapse mahkum eden, kamuoyunda ve Devlet Yönetiminde meşruiyetini kaybetmeye başlayınca 2012 Şubat ayında devletimizin en önemli kurumlarından MİT Teşkilatını hedef alan, 2013 yılı Mayısında Gezi Parkı olaylarıyla ayaklanma çıkartmaya çalışan, 2013 Yılı 17/25 Aralık’ta Sayın Cumhurbaşkanımız ve Ailesini hedef alarak siyasi Türkiye’yi kaosa sürüklemek isteyen bir suç çetesinin ihanet oyunları zincirini yaşamıştık. Bu çete, tüm bu hile ve entrikalarından sonuç alamayınca, üst akıl hocalarının kurguladığı alçakça bir planla asker elbisesi içinde kendisine biat eden elemanları vasıtasıyla bu milletin alın terinden alınan vergilerle, vatan savunması için, bölücü terörle mücadelesi için kendisine teslim ettiği, silahlarla, tanklarla, uçaklarla bu millete saldırdı.

“15 Temmuz’da bu iradeyi tankla, topla, uçakla, silahla esir almak istediler”

Bu milletin birliğinin teminatı olan Sayın Cumhurbaşkanımızı katletmek, Milli iradenin tecelligahı Türkiye Büyük Millet Meclisimizi yok etmek istediler. Yapılan saldırı aslında sizin iradenizeydi, Milletin iradesineydi. Milletin iradesini hazmedemeyenler, 15 Temmuz’da bu İradeyi tankla, topla, uçakla, silahla esir almak istediler. Şer emelleri uğruna bizleri kendilerinin ve işbirlikçilerinin kölesi yapmak istediler, aramıza nifak sokup ülkemizi bir iç savaşa sokmak istediler, Türkiye’yi; bir Suriye, bir Irak, bir Mısır yapmak istediler. Bin yıldır, uğruna yüz binlerce canlar feda ettiğimiz bu aziz vatanı bölmek istediler, son 40 yıldır uğruna binlerce şehit verdiğimiz, Güneydoğu’muzu, Doğu Anadolu’muzu, bu vatandan kopartıp PKK’ya peşkeş çekmek istediler, kalkınması uğruna milyonlarca insanın yıllarca alın teri döktüğü, bütün medeniyet eserlerini bir kaç günde yok edip, Türkiye’yi sine götürmek istediler. İnsanlarımızın kan ve gözyaşları üzerinde kendi iktidarlarını kurmak istediler.

Peki ne uğrunaydı bunca ihanet

Türkiye yansın, vatan bölünsün, millet mahvolsun, ne fark eder. Yeter ki kendilerini himayesine alan yabancı güçlerin tasallutu altında kukla bir ülkede hayat sürsünler, ama yeter ki, onların adına karar veren, iradelerini kayıtsız şartsız teslim ettikleri, kendisine uluhiyet atfettikleri şahsın bahşettiği makamlarla yetinen köleleri olarak yaşasınlar. Bu zalimce teşebbüsü bunun için yaptılar. Bu alçaklar, sadece kendi şer emellerinin gerçekleşmesinden başka hayali olmayanlar bu milleti silahla, tankla, topla, uçakla sindirmek istediler, Sindirmeye güçleri yetti mi? Yetmedi kardeşlerim.

Minarelerden ezan seslerini duyan bütün Bolu ayağa kalktı, ekranlardan Cumhurbaşkanımızı seyreden bütün Türkiye ayağa kalktı ve hainlere haykırdı, “Cumhurbaşkanımız vermeyiz, İrademizi çiğnetmeyiz.” Sayın Cumhurbaşkanımızın dimdik duruşu, milletimizin eşsiz cesareti ve feraseti sayesinde ayakta kaldık. Canını, eşini, çocuğunu, anne-babasını düşünmeden tankların önüne atılan, uçakların, helikopterlerin ateşi altında meydanlara sahip çıkan, gökten ve yerden yağan mermilere göğsünü siper eden, kahramanlık destanı yazan şehitlerimiz, gazilerimiz sizleri rahmet ve minnetle anıyoruz.

“Sizler, bizlerin ve gelecek nesillerin hürriyetinin teminatı oldunuz”

Ey şehitlerim, sizler, bizlerin ve gelecek nesillerin hürriyetinin teminatı oldunuz. Bu millet sizleri asla unutmayacaktır. Sizin hikayeleriniz gelecek nesillere övünç kaynağı olacaktır.  Sizlerin bizlere miras bıraktığı kahramanlık ruhu, bin yıllık ocağımız olan Anadolu toprakları üzerinde bağımsız ve hür olarak yaşamaya devam etmemizin güvencesi olacaktır. Bu millet kendine hizmet edenleri unutmadığı gibi, kendisine ihanet edenleri de asla unutmayacaktır. Binlerce yıldır sayısızca ihanete uğramış milletimiz ve devletimiz dimdik ayakta kalmıştır. Hiçbir endişeniz olmasın, bugün de dimdik ayaktadır, kıyamete kadar da dimdik ayakta kalacaktır. Sonuçta daima hüsrana uğrayanlar ihanet edenler olacaktır. Gün birlik günüdür, gün aramızdaki dargınlıkları unutup, birbirimize sımsıkı kenetlenmek günüdür, gün bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine yaşamak günüdür. Tek vatan üzerinde, ay yıldızlı al bayrağımız altında, tek devlet ve tek millet olarak yaşamaya devam edeceğiz.

“Önümüzdeki süreçte çok dikkatli olmalıyız”

Burada, toplum olarak da üzerimize düşen vazifeler olduğunu hatırlatmak istiyorum. Önümüzdeki süreçte çok dikkatli olmalıyız. Bu ihanet çetesi, sinsice oyunlar oynamaya şüphesiz devam edecektir. Gelecekte tekrar gerçekleştirmeyi tasarladığı hain planlarını gerçekleştirmek için çocuklarımızı, gençlerimizi zehirlemeye devam edecektir. Bu hile ve desiseleri boşa çıkarmak için; Yeni nesillerimizi, aklı hür vicdanı hür nesiller olarak yetiştirmeliyiz. Geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza bağımsız bir ülkede yaşamanın değerini çok iyi anlatmalıyız. Gençlerimizin; Türkiye’nin geleceğine inanan ve kendine güvenen kişiler olmalarına yardımcı olmalıyız. İradesi başkaları tarafından esir alınarak yaşamaktansa ölmenin bir erdem olduğunu hepimiz bir hayat prensibi olarak benimsemeli ve bunu çocuklarımıza öğretmeliyiz. 15 Temmuz “Şehitler Günü” olarak ebediyen milletimizin hafızasında yaşayacaktır. Bu vesileyle; demokrasi mücadelesinde hayatını kaybeden aziz şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize ve yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Geleceğimiz umutlu, yarınlarımız mutluluk dolu olsun, dedi.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
MİTİNGE GEREDE’DE BİNLER KATILDI

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir