Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Hastanesi Kulak Burun Boğaz Baş ve Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Duygu Erdem, burundan tek taraflı ve damlama şeklinde gelen şeffaf sıvının dikkate alınmadığı takdirde menenjite yol açabileceğini belirtti.
Doç. Dr. Duygu Erdem, birçok hastanın burun akıntısı şikayetiyle başvurduğunu, özellikle mevsim geçişlerinde bu şikayetin arttığını ifade ederek, burundan gelen sıvının niteliğine dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Bazı durumların ciddi hastalıkların belirtisi olabileceğini dile getirdi.
Burundan şeffaf renkte sıvı gelmesinin çoğunlukla alerji, sinüzit veya üst solunum yolu enfeksiyonu belirtisi olduğunu aktaran Erdem, “Ancak bazı durumlarda dikkat etmek gerekir. Başımızı öne eğdiğimiz zaman tek taraflı, damlama şeklinde şeffaf renkte sıvı geliyorsa başka hastalıkların habercisi, örneğin beyin omurilik sıvısının burundan akması gibi durumlar olabilir. Bunun en önemli riski ise dış ortama açık olduğu için beyin omurilik sıvısı menenjite yol açabilir.” dedi.
Erdem, beynin zarlarında ufak yırtıklar ile kafa tabanı kemiğindeki açıklıklardan kaynaklı beyin omurilik sıvısının burundan gelebileceğini belirtti. “Bu gibi durumlarda dikkat etmemiz gerekiyor çünkü zamanında teşhis koyup tedavisini uygun şekilde yapmazsak kişide menenjite kadar yol açan ciddi durumlarla karşı karşıya kalabiliriz.” dedi.
Erdem, burun akıntısının her durumunun böyle riskli bir durum yaşandığı anlamına gelmediğini, özellikle Zonguldak gibi alerjinin yaygın yaşandığı şehirlerde şeffaf renkli sıvının burundan sıklıkla gelebileceğini kaydetti.
Erdem, “Hiçbir şikayet yokken ya da burunda kaşıntı, geniz akıntısı, hapşırma gibi durumlar yokken burundan şeffaf sıvı geliyorsa bu durumdan endişelenilmesi gerektiğine dikkati çekti.” Şöyle devam etti: “Sadece başını her öne eğdiğinde şıpır şıpır, damla şeklinde bir sıvı geliyorsa ve tek taraflıysa mutlaka uyanık olmamız gerekiyor. Bunun dışında sümkürdüğümüz zaman şeffaf sıvı gelebilir. Özellikle yeni geçirilmiş bir travma, burundan yeni geçirilmiş bir ameliyat öyküsü varsa dikkat etmek gerekir. Birden kilo alan kişilerde, kafa içi basıncının sebepsiz yere arttığı kişilerde de hiçbir sebep olmaksızın bunu görebiliyoruz.”
Erdem, bu gibi durumların tanısının konulmasının kolay olmadığını, tanıyı koymak için çeşitli görüntüleme yöntemleri yapılması gerektiğini açıkladı. Burundan gelen bu sıvıyı biriktirip tahlillere gönderdiklerini belirtti. Eğer beyin omurilik sıvısı teşhisi konursa bunun birtakım onarım yöntemlerinin bulunduğuna değindi ve akıntının olduğu kaçağın nereden kaynaklandığını bulmak gerektiğini söyledi.
Erdem, beyin ile kafa tabanını ayıran kemiğin oldukça ince olduğuna dikkat çekerek, “Bazı zamanlar burada doğuştan açıklıklar olabiliyor. Kişinin kafa içi basıncı bir sebeple arttığında, şiddetli bir ıkınma olabilir, ağırlık kaldırma olabilir, bu tarz bir şeyde orada ufak açıklıklar meydana geliyor. Oradan sızıntı tarzında kaçaklar olabilir. Bunlar bize beyin omurilik sıvısı kaçağını gösterir. Bunun en önemli riski ise dış ortama açık olduğu için beyin omurilik sıvısı menenjite yol açabilir. O yüzden saptanması önemli.” şeklinde konuştu.
(Haber Merkezi)
