Günün sözü: Sahipsiz vatanın batması haktır, sen sahip olursan bu vatan batmayacaktır. [Mehmet Akif Ersoy]
GEREDE’DEN KURTULMAK
Bolu Belediye Başkanı “Birde Gerede’den kurtulsak” diye talihsiz bir laf etmiş. Doğrusu hiç şaşırmadım, çünkü: Gerede Bolu seyahat şirketini kurduğumuz da âcizane bendeniz yönetim kurulu başkanlığında bulunuyordum. O günlerde henüz yeni terminal hizmete girmemiş, eski terminal Bolu’ Gerede çıkışında idi. Bu günkü belediye başkanı o günde görev başındaydı. Bolu’ya yolcu taşıyan çevre ilçelerin ve eski ilçemiz yeni ve komşu il olan Düzce dahil hapsi Bolu merkezine girebiliyor, yolcu indirip bindirebiliyorlardı, sadece Gerede, Yeniçağa ilçelerinin yolcu taşıyan minibüslerinin merkeze girmelerine izin verilmiyor, girenlere ise zabıta ekiplerince ağır para cezalarıyla beraber arabaların bağlanmasına kadar varan uygulamalar la baskı altında tutuluyorduk. Defalarca sayın Başkan Alaaddin Yılmaz beye bu konuda bir haksızlık olduğu hatırlatıldığı halde es geçildi. Sonunda Zamanın Gerede Belediye Başkanımız Ömer Baygın beyinde bulunduğu 8-10 kişilik bir heyetle Bolu Belediye Başkanını ziyaret ettik. Konumuz vilayete her gün yüzlerce insanımızın iş takibi veya hastanelere taşındığını arabaların şehir içine giremediği için büyük mağduriyet yaşandığını, çoğu yolcuların gideceği yere zamanında yetişemediğini, acil işi olanların taksi tutmak zorunda kaldıklarını anlatmaktı anlattık. Şehrin trafik yoğunluğu sebebiyle bu uygulama yapılıyorsa, Seben, Göynük, Kıbrıscık, Mudurnu gibi ilçelere giden kamyonların tırların bile şehir merkezinden geçtiklerini, diğer ilçelerin yolcu taşıyan araçlarının şehrin her yerine girip çıktığı halde bizlere özellikle Gerede’ye uygulanan bu yasak neyin nesidir, doğrusu anlamakta zorlanıyoruz ve bu yasağın kaldırılmasını istiyoruz. Şeklinde kendisine gerekçeli ve sözlü arzu halde bulunduk. Makul bir gerekçe söyleyemeyen sayın başkana; “Başkanım bu uygulamanın adil olmadığını mantıklı bir açıklamanın da bulunmadığını bu adil olmayan uygulamaya bir gerekçe gösterirmisiniz” şeklindeki soruma sayın Yılmaz “Ben öyle istiyorum, toplantı bitmiştir” şeklinde cevap vererek kesip atmış ve bizleri adeta zımmen kapı dışarı etmişti. Kıymetli Geredeli kardeşlerim o günlerde Gerede Gazetesi’nde yazıyordum bu olay ve il genel meclisinde İlçemize ayrılan payların azlığı aslan payının Bolu ve Mengen’e ayrılması üzerine, Bolu’nun bize ayrıcalıklı baktığını haksızlıklara uğradığımızı ya il olmamızı yada Ankara, Karabük gibi bir yere bağlanmamız gerektiğini yazmıştım. Bu yazım o günlerde Bolu basınında Gerde’den çatlak ses başlığı altında yankı bulmuş çeşitli platformlarda gündeme getirilmişti. O günlerde Muhtarlar Deneği Başkanımız Sayın Nazım Göktaş bey İl Genel Meclisi Başkanı Mücahit Kutlu’yu istifaya davet etmişti. Kendisine “neden başkanım” dediğimde “Boluculuk oynadığı için” demişti. Bende “o Bolu’nun meclis üyesi Boluculuk oynayabilir. Bizimde il genel meclisi üyelerimiz var bizimkilerde Geredecilik oynasınlar ve hakkımızı almasını bilsinler” demiştim. Sonuç olarak şunu söyleyebilirim. İldeki sayın siyasiler ve üst düzey yöneticiler Boluculuk oynamaya devam ediyorlar görülen odur ki edeceklerdir de. Bize, idarecilerimize, özelliklede siyasilerimize düşen, bir olmak, iri olmak, diri olmak, canlı ve uyanık durmak, hap beraber Geredeli olmak ve ilçemizin hakkını söke söke almaktır. “Armut piş ağzıma düş” mantığını bırakmak lazım. Selam ve muhabbetlerimle.
