Eskişehir’de yaşayan modern cam sanatçısı Sevgi Taner Avcı, tuval gibi kullandığı cam yüzeyinde kazıma tekniğiyle bu kırılgan malzemeyi sabırla işleyerek sanat eserlerine dönüştürüyor.
Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü’nden 1998 yılında mezun olan Avcı, cam sanatıyla İstanbul’daki Cam Ocağı Sanat Merkezi’nde tanıştı. Burada alevle şekillendirme tekniği eğitimi alan Avcı, ardından cam sanatı alanında ünlü İtalya’nın Murano Adası’ndaki cam boncuk atölyesine katıldı.
Mezun olduğu üniversitenin cam bölümünde cam teknikleri konusunda eğitim alarak kendisini geliştiren Avcı, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi adına kentin ilk “Alevle Şekillendirme Cam Atölyesi”ni açtı. Uzun yıllar bu atölyede eğitimler veren Avcı, Anadolu Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Cam Bölümü’nde de alevle şekillendirme dersleri vermeye başladı. İngiltere’nin başkenti Londra’da bir yıl kalarak çağdaş sanatla ilgili sergi ve atölyeleri gözlemleyen Avcı, 2007 yılında kurulan Eskişehir’deki Çağdaş Sanatlar Cam Müzesi’nin Cam Bölümü Sorumlusu olarak görev aldı.
2010 yılında elmas uçlu motorlu kalemle camın yüzeyine kazıma tekniğiyle tüy, dantel, tül ve çeşitli kumaş dokuları gibi şekillerle eserler üretmeye başlayan Avcı, cam yüzeyini bir tuval gibi kullanarak 3 kişisel sergi açtı. Yurt dışında birçok karma sergide yer alan Avcı, geçen ay davet edildiği İtalya’da gerçekleşen 15. Floransa Bienali’ne cam üzerine kazınmış tüy imgelerinden oluşan 20 eserle katıldı.
Bienal etkinliğinde eserleriyle hem kendi kategorisinde ödül kazanan hem de jüri özel ödülünü alan Avcı, cam kazıma tekniğine ilişkin yüksek lisans tezini kitaplaştırmayı hedefliyor.
“Türkiye’yi temsil edip ödül almaktan mutluyum”
Tepebaşı ilçesindeki Baksan Sanayi Sitesi’ndeki atölyesinde çalışmalarını sürdüren Avcı, geçmişte dekoratif amaçla kullanılan geleneksel cam kazıma tekniğini eserlerinde ana teknik olarak kullandığını belirtti. Yaptığı eserlerin özel ve sıra dışı olduğunu ifade eden Avcı, “Dünyanın önde gelen çağdaş sanat etkinliklerinden Floransa Bienali’ne katılma daveti aldım. Sürecin başlamasıyla atölye çalışmalarım yaklaşık 6 ay sürdü. Tüy, sergilerimde daha önce de kullandığım bir imgeydi. Burada 20 tüy imgesini farklı şekilde dizerek bir hareket hissi yaratmaya çalıştım. İşlerim orada çok ilgi gördü.” dedi.
Avcı, bienal etkinliğinin 8 gün sürdüğünü, 9. günde bir ödül töreninin gerçekleştirildiğini kaydetti. “Ödül töreninde iki ödüle layık görüldüm. Türkiye’yi temsil edip ödül almaktan mutluyum.” şeklinde konuştu.
Avcı, 20 parçadan oluşan serisinde gökyüzünden bir tüyün düşme anlarını betimlediğini belirterek, ödüllü eserinin zamanın durduğunu hissettirdiğini ifade etti. “Diğer eserlerin önünden belki hızlıca geçebilirsiniz ama benim işlerimi görmek için önünde durup bedeninizi ışığın yönüne göre konumlandırmak zorundasınız. İşler, izleyeni de işin içine katıyor. Hatta işlerin tamamlanması, izleyenle birlikte oluyor.” diyerek sözlerini tamamladı.
(Haber Merkezi)
