Kocaeli Kitap Fuarı’na katılan Okan Bayülgen, Filistin konusunun sürekli gündemde tutulması gerektiğini ifade etti.
Kocaeli Büyükşehir Belediyesi tarafından “Anadolu Mayası” temasıyla düzenlenen kitap fuarı, söyleşi ve imza etkinlikleriyle devam ediyor. Fuarda “Türkçemiz Evimiz” isimli söyleşiye katılan oyuncu Bayülgen, ardından Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin podcast stüdyosuna konuk oldu. Fuarda yer almaktan mutluluk duyduğunu belirten Bayülgen, Filistin’in, Türkiye’de partiler üstü bir konu olması gerektiğini vurguladı.
Bayülgen, “Bütün farklı düşünenlerin tek bir düşüncede bir araya gelmesi gereken bir konu olması gerekiyor Filistin’in. Onlar bizim uzağımızda değil, bize benzeyen insanlar. Bu özgürlük meselesi, kendi ülkesinde yaşamayı hak etme meselesi. Filistin meselesi çok eskiden beri var. Şu anda soykırım altında yaşamaya çalışıyorlar ama yaşayamıyor ve ölüyor bu insanlar. Meseleye en can alıcı yerinden öldürülen çocuklardan, katledilen gençlerden bakmak da kolaydır. Daha çok duygulara hitap edersiniz ama bir yandan da politik olarak da bakmak gerek bu sadece Gazze’de öldürülen çocuklar meselesi değildir. Bu bir Filistin meselesidir. Yumruğunu kaldırıp ‘Yaşasın Filistin’ demek gereklidir.” dedi.
Sanatçıların bu konudaki tutumlarını değerlendiren Bayülgen, bazı dünya çapındaki isimlerin ödül törenlerinde kıyafetleriyle yaptıkları sembolik protestoların yalnızca onlara yarar sağladığını belirtti. “O sanatçılar daha fazla taraftar topluyor, dünyayı daha fazla etkiliyor ama Filistin’e hayrı olmuyor. Asıl eylem hep birlikte yaptığımız eylemdir. Bu acil konuyu hiç gündemden düşürmeden sürekli söz etmektir.” diye konuştu.
Bayülgen, Gazze’ye insani yardım ulaştırmak için yola çıkan ve İsrail’in saldırısına uğrayan Küresel Sumud Filosu hakkındaki soruya, “Dünyada birçok ülkenin kendilerine göre tedbirleri, ulusal çıkarları var. Her ülke kendi halkına ‘Ben bu konuda ne yapıyorum’u borçlu. Haberleşme devam ediyor, gönüllülerin başına neler geldiğini herkes görüyor. Bence tepki çok büyümeli ve organize olmalı.” şeklinde yanıt verdi.
Gönüllülerin işkenceye varan baskılarla karşılaştığını dile getiren Bayülgen, bu sembolik eylemlerin ilgi çekmek için önemli olduğunu, ancak artık sembolik hareketlerden ülkelerin örgütlü adımlara geçmesi gerektiğini vurguladı. Bireylerin de bu konuda yapabilecekleri olduğunu belirten Bayülgen, “Bir birey tek başına ne yapabilir? Bu konuya kulak kabartabilir, videolar izleyebilir, haberleri takip edebilir, arkadaşlarıyla paylaşabilir. Ama daha fazlasını yapabilmesi için örgütlü eylemler gerekir.” dedi.
Bayülgen, Avrupa’daki gösterilere yönelik baskılara da değinerek, katılımcıların ablukaya alındığını, fişlendiğini ve sonradan takibata uğradığını anlattı.
(Haber Merkezi)