Bolu, doğal zenginliklerine bir yenisini ekliyor. Bolu’da gerçekleştirilen araştırmada, peyzaj çalışmalarında önemli bir rol oynayan şimşir bitkisinin doğal yaşam alanları ilk defa belgelendi. Bu önemli keşif, Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi tarafından yürütülen ve Uluslararası Tarım ve Yaban Hayatı Bilimleri dergisinin 20 Aralık tarihli sayısında yayımlanan bir çalışma ile ortaya çıktı.
Şimşir Bitkisinin Yaşam Alanları Türkiye’de İlk Kez Bolu’da Belgelendi
Araştırmayı gerçekleştiren ekip, Ömer Sarı, Fisun Gürsel Çelikel ve Halil Yaşar tarafından yönetildi. Yayımlanan verilere göre, şimşir bitkisi Türkiye genelinde 24 ilde tespit edildi. Bolu, Kastamonu, Karabük ve Bartın gibi Batı Karadeniz bölgesindeki iller, şimşir bitkisinin yoğun olarak bulunduğu yerler arasında öne çıkıyor. Görselde, Bolu’nun Göynük, Seben ve Gerede ilçelerinin şimşir bitkisinin önemli olduğu bölgeler olarak işaretlendiği görülüyor.
Şimşir bitkisi ekonomik ve kültürel açıdan büyük bir öneme sahiptir ve araştırmada bu önem vurgulanmaktadır. Ancak, son 15 yıl içinde şimşir ormanlarının varlığının azaldığına dikkat çekilmektedir. Özellikle Batı Karadeniz bölgesindeki şehirlerde büyük şimşir ormanlarına rastlandığı belirtiliyor. Araştırmada elde edilen verilere göre, şimşir bitkisi tarih boyunca çeşitli kullanım alanlarında popülerlik kazanmıştır. Sanayide ve tarım aletlerinde kullanımının yanı sıra günümüzde sanatsal ve peyzaj çalışmalarında da tercih edilmektedir. Budama sanatı, çitler ve saksı bitkisi olarak yaygın olarak kullanılmaktadır.
Özellikle Bolu’nun Göynük ilçesinde yapılan incelemelerde, şimşir bitkisinin doğal yetişme alanlarına dair detaylı bilgiler ortaya çıktı. Göynük’ün Hisarözü, Değirmenözü ve Hacımahmut köylerinde bulunan şimşirlerin, Karagöl yaylasından inerken ırmak kenarında yayıldığı ve 4 ile 5 metreye ulaştığı belirlendi. Çalışmanın sonuç bölümünde, “Ülke genelinde şimşir lokasyonları kapsamlı bir şekilde belirlenmiştir. Ancak bu alanların ölçümü ve haritalanması yapılmamıştır. Elde edilen bilgiler, gelecekte yapılacak çalışmalara ışık tutabilir ve bu doğal zenginliğin korunması için adımlar atılabilir” denildi.
(Haber Merkezi)
