Sakarya’nın Taraklı ilçesinde yaşayan 56 yaşındaki Erfe Dönmez, 11 yaşında babaannesinden öğrendiği geleneksel dokuma sanatını, ev hanımlarına verdiği eğitimler ve turistlik bölgelerdeki tanıtım faaliyetleri ile yaşatıyor.
İki çocuk annesi Erfe Dönmez, çocuk yaşlarda okuldan döndüğünde merakla büyüklerinin gizli saklı dokuma tezgahına geçmiş ve deneme yanılma yöntemiyle bu sanatı öğrenmeye başlamış. Zamanla babaannesinden aşama aşama öğrendiği dokuma sanatında ustalaşarak, 2003 yılında Taraklı Halk Eğitim Merkezi’nde yöresel bez dokuma usta öğreticisi olarak göreve başlamış.
Dönmez, 22 yıldır Taraklı Halk Eğitim Merkezi’nde usta öğretici olarak çalışmakta. Usta öğreticiliği süresince Taraklı ve Geyve ilçelerinde eğitim verdiği 29 ev hanımı, öğrendikleri dokumalar ile aile bütçelerine katkı sağlıyor. Geçen yıl Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcıları”na verilen “Sanatçı Tanıtım Kartı”nı alan Dönmez, kursiyerleriyle ürettikleri ürünleri, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü tarafından 2021’de “Kırsal Turizm Alanı” ödülüne layık görülen ilçede sipariş ve sergi usulü satışa sunuyor.
Geleneksel Dokuma Ürünleri
Dönmez, dokuma tezgahında kendi elleriyle yaptığı sehpa örtüsünden perdeye, kıyafetten kilime birçok ürünün yüzde 100 pamuk ipliğinden dokunduğunu belirtiyor. Eskiden her evde dokuma tezgahı bulunduğuna dikkat çeken Dönmez, “Büyüklerimiz gittiği yerlerde gizlice tezgahlarda dokuma yapardık. Beceremesek de yapmaya çalışırdık, böylece her işlemi öğrendim,” diyor. İlkokul çağında okuldan döndüğünde pala bezinden kilim dokuduğunu ifade eden Dönmez, evde kullanılan tüm ürünleri kendilerinin dokuduğunu ve dışarıdan hazır ürünlerin eve girmediğini belirtiyor.
Ürünlerin sağlıklı bir şekilde dokunduğunu vurgulayan Dönmez, “Yenidoğan bebeklerde astım hastalığı olabiliyor, halılar iyi gelmiyor. Bizi duyanlar evlerinin tüm halılarını kaldırıp kilim istiyorlar. Bebekler için kıyafetler dikiyoruz, bunlar çok sağlıklı,” şeklinde konuşuyor. Ayrıca, gençler ve yaşlılar boyun fıtığı olanlar için fular alıp boyunlarına takıyorlar; bu fularlar, vücuttaki kötü enerjiyi aldığını belirtiyor.
Kaybolmaya Yüz Tutan El Sanatları
Taraklı yöresine ait dokumanın kaybolmaması ve yaşatılması gerektiğini vurgulayan Dönmez, “Kaybolmaya yüz tutmuş el sanatları kaybolmasın, bir ömür sürsün, yeni nesillere de aktaralım isterim,” diyor. Yeni başlayan öğrencilere kalın dokumadan başlatma yaparak, aşama aşama öğrenmelerini sağlıyor. Dönmez, “En son fular, şal ve tül dokuduğumuz en ince ipliğimizden öğretiyoruz,” şeklinde sözlerine devam ediyor.
Dönmez’in kursuna katılan Gülcan Çolak ise eşinin görevi nedeniyle ilçeye taşındığını ve 5 yıl önce merak üzerine dokuma kursuna başladığını belirtiyor. İlk dokuduğu paspası evine serdiğinde hoşuna gittiğini ifade eden Çolak, “Daha sonra ince dokumalar yaptım. Kullandıkça değerini daha çok anladık ve memnunuz,” diyor. Ayrıca hocasının kendilerine çok yardımcı olduğunu ve her dertleriyle ilgilendiğini de ekliyor.
(AA)