Hacettepe Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Tunoğlu, memleketi Kastamonu’nun Devrekani ilçesinde 1999 yılında keşfettiği ve “denizlerin dinozoru” olarak bilinen Mosasaurus hoffmanni fosilinin hikayesini anlattı.
Kastamonu Kent Müzesi’nde düzenlenen Bilim Günleri etkinliğinde konuşan Prof. Dr. Tunoğlu, dünya genelinde yalnızca yedi noktada tespit edilen bu fosilin Türkiye’deki tek örneği olduğunu vurguladı.
Tunoğlu, 1999 yılında Beyler Barajı üst savak noktasında yaptığı incelemeler sırasında, 5–7 santimetre uzunluğunda dişler ve çene parçaları bulduğunu belirtti. Yaklaşık 65–70 milyon yıl öncesine ait kalıntıların, denizlerin hâkim canlısı Mosasaurus hoffmanni türüne ait olduğunu tespit ettiklerini ifade etti.
Kastamonu İçin Bilimsel Bir Değer
Tunoğlu, Devrekani bölgesinde yaklaşık 450 kilometrekarelik bir alanda doktora çalışmasını yürüttüğünü belirterek, “Bu fosil, Kastamonu için önemli bir bilimsel değer taşıyor. Dünyada bu türün görüldüğü altıncı nokta burasıydı; 2014’te İtalya’da bir örneği daha bulundu. Bölgenin fosil sit alanı olarak değerlendirilmesi gerekiyor.” dedi.
Beyler Barajı üzerindeki inşaat çalışmaları sırasında 17 metre uzunluğundaki iskeletin bir kısmının taşındığını, kendisinin ise şans eseri bazı parçaları kurtarabildiğini söyledi. Bu bulguların ardından Fransa’daki paleontolog Dr. Nathalie Bardet ile iletişime geçtiğini aktardı. Bardet’in incelemeleri sonucu, keşfedilen fosilin Türkiye ve Asya’daki ilk Mosasaurus örneği olduğu doğrulandı.
Okyanusların En Büyük Canlısı
Tunoğlu, Mosasaurus hoffmanni’nin ilk kez 1780 yılında Belçika’da bulunduğunu hatırlatarak, “Bu canlılar karasal dinozorlarla kıyaslandığında çok daha büyük ve güçlüydü. Yaklaşık 30 milyon yıl boyunca okyanusların hâkimi oldular ve 65 milyon yıl önce yeryüzünden silindiler.” ifadelerini kullandı.
Kastamonu İçin Kültürel Bir Sembol Olmalı
Kastamonu Kent Müzesi Müdürü Arkeolog Dr. Murat Karasalihoğlu, kentin sahip olduğu bu nadide buluntunun tanıtım açısından büyük önem taşıdığını belirtti.
1999’daki bu keşfin 20. yüzyılın önemli buluşlarından biri olduğunu söyleyen Karasalihoğlu, “Fosilin büyüklüğü nedeniyle müzede özel bir alan tahsis ettik. Mosasaurus hoffmanni, Kastamonu’nun kültürel kimliğini güçlendiren bir sembol olmalı ve daha fazla ziyaretçiyle buluşturulmalı.” dedi.
(Haber Merkezi)