1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. “Kirli Meslek” Algısının Gençlerin Kariyer Seçimine Etkisi

“Kirli Meslek” Algısının Gençlerin Kariyer Seçimine Etkisi

featured

Toplumda “kirli meslek” algısı gençlerin kariyer tercihlerinde belirleyici olurken, Z Kuşağı kolay ve kazançlı işlere yöneliyor. Fiziksel zorluklar ve prestij kaygısı ise bazı mesleklerin tercih edilmesini engelliyor.

Toplumda “kirli” olarak etiketlenen mesleklerle ilgili algılar, gençlerin kariyer seçimlerini ve iş gücü piyasasındaki dengesizlikleri etkilerken, meslekler arasında ayrımcılığın artmasına da yol açıyor. Fiziksel emek, sosyal damgalama veya kültürel sebeplerle bazı mesleklerin “kirli meslek” olarak anılması, bireyler ve toplum arasında uyum sorunlarına neden oluyor.

“Kirli Meslek” Kavramının Farklı Boyutları

Uluslararası literatürde, kimi zaman fiziksel zorluklar, kimi zaman toplumsal damgalanma veya ahlaki tartışmalar temel alınarak tanımlanan “kirli meslek” grupları, yalnızca çalışma koşullarıyla değil, toplumsal algılarla da şekilleniyor. Uzmanlar, bu algının hem bireylerin iş tercihlerini hem de üretim süreçleri ve hizmet sektöründeki arz-talep dengesini etkilediğini belirtiyor.

Sosyal Medya ve Gençlerin Kariyer Algısı

Uzmanlara göre, sosyal medyanın ve güncel sosyoekonomik gelişmelerin etkisiyle gençler arasında daha hızlı ve kolay yollardan para kazanma isteği yükselirken, yüksek gelir potansiyeline sahip bazı işler fiziksel zorlukları ve prestij kaygısı nedeniyle daha az tercih ediliyor.

Sanayi işçiliği, avukatlık, emlakçılık, çobanlık, tarım işçiliği, çöpçülük, marangozluk ve maden işçiliği gibi birçok meslek, “kirli” damgasıyla karşı karşıya kalıyor. Bu algı, istihdam tercihleri ve mesleki saygınlık üzerinde doğrudan etkili oluyor. Uzmanlar, özellikle fiziksel emek gerektiren veya düşük prestijli mesleklere karşı toplumda ön yargı olduğunu, bunun da gençlerin bu alanlara yönelmesini zorlaştırdığını ifade ediyor.

Z Kuşağı İçin “Kolay” ve “Kazançlı” İşler Öncelikli

Süleyman Demirel Üniversitesi İnsan Kaynakları Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Seyhan Özdemir, kirli meslek algısının farklı boyutlarını anlattı. Özdemir, kirli mesleklerin literatürde “fiziksel kirli iş, sosyal kirli iş ve ahlaki kirli iş” olarak üçe ayrıldığını belirtti.

Özdemir, “Bir maden ocağında çalışan bir insan kaynakları uzmanı şunu söylemişti: ‘150 bin lira veriyorum ama kimse buraya gelmek istemiyor.’ Bu, özellikle bu Z kuşağıyla ilgili problemlerden kaynaklı. Z kuşağı, ‘Daha kolay bir meslek olduğu zaman çalışırız.’ veya ‘Esnek olursa, biraz daha geç gidersem.’ şeklinde söylemlerde bulunuyor, gözlemlediğimiz kadarıyla. Gözlemim şu şekilde: Yeni kuşağın, özellikle Z kuşağının, kolay yoldan ve çok para kazanma konusunda bir algısının olduğunu düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Prestij konusunun da tercihleri çok etkilediğini belirten Özdemir, “Kaportacı ya da usta bulunamaması, prestij algısıyla ilgili. Hem prestiji düşük algılandığı hem çalışma şartları ağır olduğu ve esnek çalışma saatleri olmadığı için tercih nedeni olmuyor, yüksek gelir olsa bile.” dedi.

Sosyal medya ve televizyonun mesleklerin popülerliği üzerinde önemli etkisi olduğunu anlatan Özdemir, aşçılık, itfaiyecilik ve polislik gibi mesleklerin zamanla daha popüler hale geldiğine dikkat çekti.

İş görüşmelerinde gençlerin taleplerine ilişkin gözlemlerini aktaran Özdemir, “Yeni nesilde şu tarz talepler oluyor. ‘Ben esnek çalışayım. Sabah 09.00’da işe gitmek istemiyorum. Bana değer verilsin ve yönetimde katılımım olsun’ istiyor. ‘Bana daha az emir verilsin.’ diyor. Emirle çalışmak istemiyor. Az zamanda çok iş yapıp bitireyim istiyor. Burada da sosyal medyanın ve kültürün etkisinin olduğunu düşünüyorum. Şimdi onlara çalışmak zor geliyor. Kendilerine sorduğum zaman, ‘Hocam, ben kolay yetiştirildim, zorluk görmedim, ne istediysem önüme geldi. Ben şimdi daha kolay ulaşılabilir şeyler istiyorum.’ diyor.” diye konuştu.

Meslek Algıları Ülkeden Ülkeye Değişiyor

Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Melih Sever ise meslek algılarının toplumsal boyutlarını değerlendirdi. Sever, her ülkede mesleklerin farklı prestij seviyelerine sahip olduğunu belirterek, “Uluslararası literatürde dişçilik, fiziksel kirli bir iş olarak görülürken Türkiye’de yüksek prestijli iş olarak tanımlanıyor. Toplum tarafından böyle algılandığı için tercih edilmesinde fiziksel durum bir engel teşkil etmiyor hatta çok talep edilen bir meslek. Örneğin, Romanya’da doktorların eve çağrılabilmesiyle ilgili bir deneyimim olmuştu. Romanya’daki mesleki algılar, bizdeki gibi değil. Statülerin ve insanların kendi ait oldukları meslek grubuna göre bir statü belirlendiği, mesleklerin eşit algılandığı, berber ve doktorun aynı çalışma koşullarını benimseyebildiği, aynı parayı kazanabildiği bir toplum. Türkiye’de de benzer şekilde değişimler gözlemlenebilir.” dedi.

Sever, sosyal medyanın etkisiyle meslek tercihlerinin daha da değişeceğini, hızlı para kazanma isteğinin giderek artacağını belirtti.

Z Kuşağı Daha Çok İş Değiştiriyor

Sever, meslek tercihlerinin her yıl farklılaştığını ve ülkeden ülkeye değiştiğini söyleyerek, “Türkiye’de mesleklerin toplumsal olarak bir statü meselesi olarak algılanması hâlâ çok yaygın, yerleşik. İleride mesleklerin paraya göre itibar gördüğü bir topluma doğru gidebiliriz diye düşünüyorum. Meslekler bağlamında da sosyal medya sanırım en kolay para kazanılan, en itibar gören meslekler arasında olacak diye düşünüyorum. Bence Türkiye’de zamanla üniversite eğitimi yavaş yavaş tükenecek, prestiji ve anlamını kaybedecek. Üniversiteli olup meslek sahibi olmak anlamını yitirecek. İnsanlar, paraya yönelecek ve maddi olarak nerede imkan varsa oraya yönelme olacak diye görüyorum. Daha kolay ve çok para getiren işlerde yığılma olacak ve bunu beceremeyenler de ‘ev genci’, ‘Zor işi yapmam, evde otururum.’ diyen gençler olacak. ‘Niye ben fabrikada çalışayım ki arkadaşım YouTuber olarak milyonlar kazanırken?’ Durum çok zor yani.” ifadelerini kullandı.

Araştırmalara göre Z kuşağının mesleki sadakatinin daha düşük olduğunu belirten Sever, “Bir araştırmaya göre Z kuşağında personel devir hızı, 3000 kişilik bir firmada son 5 yılda yüzde 25 civarında yani 750 kişi her sene girip çıkıyor. Bu, büyük bir rakam.” dedi.

(AA)

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
“Kirli Meslek” Algısının Gençlerin Kariyer Seçimine Etkisi
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gerede Medyatakip