Yargıtay’ın 2021 yılında verdiği emsal karar, resmi nikah sözüyle aldatılan ve uzun süre evli gibi yaşam süren kadınlara, ilişkilerinin hukuki güvence olmadan sonlandırılması halinde manevi tazminat hakkı tanıyor. Avukat Buket Nurşah Tekışık, bu kararın benzer durumda mağduriyet yaşayan kadınlar için önemli bir hukuki dayanak oluşturduğunu dile getirdi.
Emsal Karar: Uzun Süreli İlişki Tazminat Gerekçesi Olabiliyor
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 25 Şubat 2021 tarihli ve 2017/1316 E. – 2021/167 K. sayılı kararı, resmi nikah vaadiyle birlikte yaşanan uzun süreli birliktelik sonrası uğranan mağduriyetleri hukuki zemine taşıdı. Avukat Tekışık, bu kararın, benzer olaylar yaşayan kadınlara yol gösterici olabileceğini ifade etti. Tekışık, “Resmi nikah vaadiyle kandırılarak uzun süre karı-koca hayatı yaşanması durumunda, kadın açısından manevi tazminat hakkı doğar.” dedi.
“Son Yıllarda Evlilik Dışı Birliktelikler Arttı”
Yargıtay’ın bu kararı, evlilik dışı ilişkilerde hukuki hak kaybı yaşayan kadınlar açısından bir dönüm noktası olarak görülüyor. Avukat Tekışık, “Son yıllarda evlilik dışı birlikte yaşamın artmasıyla birlikte tarafların hukuki güvence ihtiyacı da yükselmiştir. Yargıtay’ın verdiği bu karar, benzer mağduriyetleri yaşayan birçok kadın için umut ışığı olmuştur.” ifadelerini kullandı.
Yargıtay: Kadına Manevi Tazminat Ödenmesi Uygun
Kararda, kadının resmi nikah sözüyle aldatıldığı, bu vaat doğrultusunda uzun süre birlikte yaşadığı ve hem fiziksel hem de ruhsal olarak zarar gördüğü vurgulandı. Mahkemenin kararında, “Davacının hukuka aykırı olan bu fiilden dolayı etkilenen manevi dengesinin eski hale dönüşmesi, duygusal olarak tatmin edilmesi ve zarar verenin benzer fiilleri tekrar etmemesi amacıyla manevi tazminata hükmedilmesi isabetlidir.” ifadelerine yer verildi.
“Kadınların İyi Niyeti Suistimal Ediliyor”
Avukat Buket Nurşah Tekışık, toplumsal dönüşümle birlikte bazı erkeklerin evlilik yükümlülüklerinden kaçınmak adına nikahsız birlikte yaşamayı tercih ettiğini, bunun ise kadınlar aleyhine sonuçlar doğurduğunu belirtti. Tekışık, “Birçok erkek, evliliğin doğurduğu yükümlülüklerden kaçmak adına nikahsız birlikte yaşamayı tercih ediyor. Bu durumun en büyük mağduru ise kadınlar oluyor. Hukuki düzenlemeler, kadınların iyi niyetinin suistimal edilmesini önlemek adına büyük önem taşıyor.” dedi.
Ayrıca, bu emsal kararın, birlikte yaşadığı kişi tarafından terk edilen kadınlar için güçlü bir hukuki dayanak sunduğunu da vurguladı.
(İHA)