İstanbul’da beklenen büyük depremle ilgili yapılan son değerlendirmelerde Gerede detayı dikkat çekti.
Prof. Dr. Osman Bektaş, Marmara Denizi’nde geçmişte yaşanan bazı büyük depremlerin İstanbul’a ulaşmadan durmasını, “fay sürünmesi” (creep) mekanizmasıyla açıkladı. Bektaş, 1944 Gerede Depremi sonrası Kuzey Anadolu Fayı’nda gözlemlenen bu davranışın, Marmara’daki bazı segmentlerde de ortaya çıktığını vurguladı.
“Creep” Mekanizması Depremin İlerlemesini Engelleyebilir
Bektaş, 1912’de Şarköy açıklarında meydana gelen 7,4 büyüklüğündeki depremin kırığının Orta Marmara Çukuru’nda, bu yıl Silivri açıklarında yaşanan 6,2’lik depremin ise Çekmece önlerinde sonlandığını hatırlattı. Her iki olayda da fayın İstanbul yönüne doğru ilerlemesini durduran faktörün, “creep” yani fay sürünmesi olabileceğini belirtti.
Gerede Depremi ile Fayın Kilitli Yapısı Değişti
1944 yılında Gerede’de meydana gelen 7,3 büyüklüğündeki depreme dikkat çeken Bektaş, bu depremin ardından Kuzey Anadolu Fayı’nın kilitli durumdan çıkıp sürünme (creep) davranışı göstermeye başladığını ifade etti. Bu örnek, fay sürünmesinin sadece Marmara’ya özgü olmadığını ortaya koydu.
Ana Marmara Fayı’nda Sürünme Tespiti
“Creep (fay sürünmesi), önündeki deprem kırığının ilerleyişini durdurup gerilmeyi arka segmentlere aktarma özelliğine sahiptir” diyen Bektaş, Ana Marmara Fayı’nın bazı bölümlerinde bu mekanizmanın gözlemlendiğini söyledi.
1766 Depremine de Atıf Yaptı
Bektaş, 1766 İstanbul depremine de değinerek, bu depremin ardından söz konusu fay segmentinin kilitli kalmış olabileceğini ve günümüze kadar benzer bir gerilim biriktirmiş olabileceğini ifade etti. Bilimsel bulguların, Ana Marmara Fayı’nda da sürünme davranışının varlığını desteklediğini dile getirdi.
(Haber Merkezi)