Bolu’daki Grand Kartal Otel yangınına ilişkin davada sanık Zeki Yılmaz, “Resepsiyonistim” diyerek müdürlük yetkisini reddetti.
Bolu’da 78 kişinin hayatını kaybettiği Grand Kartal Otel yangınına ilişkin görülen davanın üçüncü gününde tutuklu sanık Zeki Yılmaz ile tutuksuz sanık Mehmet Salun’un savunmaları alındı. Davada geniş güvenlik önlemleri sürerken, duruşma Bolu Sosyal Bilimler Lisesi Spor Salonu’na çevrilen salonda devam ediyor.
Müdürlük Görevi Sorgulanan Sanıktan Dikkat Çeken Savunma
Yangınla ilgili olarak tutuklu yargılanan otel müdürü Zeki Yılmaz, görev yetkilerinin sınırlı olduğunu savunarak, “Her ne kadar bana müdürlük unvanı verseler de benim yaptığım iş resepsiyon görevi oldu. Bordrosunda resepsiyonist görevlisi yazan bir çalışanım, otelde hiçbir şekilde yetkim yoktur. Otel aile otelidir, kararları kendileri alır ve kendileri kontrol eder. Otelle alakalı ne gerekiyorsa kendileri belirler. Kendisine koltuk bile aldıramayan müdür mü olur?” ifadelerini kullandı.
Duruşma Tartışmalı Başladı
Sanık Zeki Yılmaz, savunmasına başlarken yangında hayatını kaybedenler için başsağlığı dileğinde bulunduğu sırada müştekilerden tepki aldı. Tartışmanın büyümesi üzerine mahkeme başkanı müdahalede bulundu. Sakinliğin sağlanmasının ardından Yılmaz savunmasına devam etti.
“Müdürlük Sadece Bir Sıfattı”
Yılmaz, oteldeki görev süresince yetkisinin bulunmadığını vurgulayarak şu sözleri dile getirdi:
“Yaklaşık 36 yıl boyunca resepsiyon görevlisi olarak çalıştım. Her ne kadar bana müdürlük unvanı verseler de benim yaptığım iş resepsiyon görevi oldu. Bordrosunda resepsiyonist görevlisi yazan bir çalışanım, otelde hiçbir şekilde yetkim yoktur. Otel aile otelidir, kararları kendileri alır ve kendileri kontrol eder. Otelle alakalı ne gerekiyorsa kendileri belirler. Kendisine koltuk bile aldıramayan müdür mü olur? Bakanlık denetime geldi, odaların kartını alarak denetçilere eşlik ettim, benim denetimde bulunmam bundan ibarettir. Yaklaşık 6 aydır cezaevindeyim. Benim otel müdürlüğüm sadece bir sıfattan ibaretti. Yangın esnasında alarm sesi duymadım, yangın tatbikatı kısa zamanda yapılmadı, denetim işlerinde benim sorumluluğum yoktu. Tahliyemi ve beraatımı talep ediyorum.”
“Alarm Çalışmadı, Yangının Boyutunu Bilemedim”
Savunmanın ardından gerçekleştirilen çapraz sorguda Yılmaz, yangın anında yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Yürüyerek 9’uncu kattan 4’üncü kata indim. Elektrik o anda kesilmedi, ne zaman kesildiğini bilmiyorum. 4’üncü kata indim duman vardı, tekrar 5’inci kata çıkmak istedim ama dumandan çıkamadım. 3’üncü kata indim, burada ‘yangın var’ diye bağırdım, yangın alarmına bastım ama alarm çalışmadı. Yangının boyutunu bilemediğim için resepsiyon görevlisine müşterileri uyandırın demedim.”
Müşteki Avukattan Çarpıcı Soru: Sessizlik Dikkat Çekti
Faciada ailesinden sekiz kişiyi kaybeden müşteki Avukat Yüksel Gültekin’in, “9’uncu kattan inip resepsiyon görevlisine ‘Yangın var, müşterilere söyle, oteli boşaltsınlar’ deseydin, bu kadar can kaybı olur muydu?” sorusu üzerine sanık Zeki Yılmaz herhangi bir cevap vermedi.
Sanığın çapraz sorgusunun devam ettiği bildirildi.
“SGK Girişim Grand Kartal Otel Değil”
Davanın üçüncü gününde savunması alınan bir diğer isim ise otelin muhasebe müdür yardımcısı Mehmet Salun oldu. Tutuksuz yargılanan Salun, görev tanımı dışında hiçbir yetkisi olmadığını belirterek, “Benim SGK girişim Gazelle Otel’dir benim gibi çalışan elemanlar vardır. Benim Grand Kartal Otel’de hiçbir şekilde karar alma, işe alma, işten çıkartma gibi bir yetkim yoktur. Muhasebe ve depo kısmıyla uğraşırız. Resmi olarak hiçbir yerde oteli temsil etme gibi bir durumum yoktur. Otele geldiklerinde yönetici olmadıklarında ve biz de ofislerde olduğumuz için doğal olarak ‘Hoş geldiniz’ diyoruz. Grand Kartal Otel’de yangın tatbikatı, yangın müdahale ekibinin kurulduğunu bilmiyorum. İş güvenliği ve sağlığı uzmanının olmadığını biliyorum. Elektrik tesisatı hakkında konuyla bir alakam yoktur. Üzerime atılı olan suçlamaları reddediyorum” dedi.
Mahkemeden Ek Savunma Hakkı
Sanık Mehmet Salun’a, mahkeme heyeti tarafından “olası kastla öldürme” ve “olası kastla yaralama” suçlarının yanı sıra, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma” suçundan da ek savunma hakkı tanındı.
(Haber: Meral Bınar)